Bu konuda özellikle birinci çocuklar çok şanssız. Kulaktan duyma birçok şeyi çocuğunu büyütürken uygulayan anne ve baba yaptığı hatayı anlar ve ikinci ve sonraki çocuklarında bu hataları genelde tekrarlamazlar.

Bu takıntılar daha çocuk sahibi olma kararı aldığınızda başlar, şu zaman olursa kız, bu zaman olursa erkek, ekşi canın çekerse ve yersen kız, tatlı yersen erkek çocuk olur. Birçok insan bu tür takıntılara inanıp hareket etmektedir maalesef. Doğumdan öncesi yapılan bu takıntılar çocuklarınıza bir zarar vermez, sadece sizi etkiler.

Asıl endişe duyulacak takıntılar doğumdan sonra başlayan ve direkt olarak çocuklarınızın gelişimlerini etkileyecek takıntılardır. Hiç bir çocuk birbirinin aynısı değildir. Bu yüzden kiminin çocuğu için doğru olan bilgiler sizin çocuklarınız için yanlış olabilir, ya da o bilgi tamamı ile yanlış olabilir.

Çocuğumu kucağıma alırsam hep kucağa alınmak ister,
Çocuğu bir kere yanıma yatırırsam kendi yatmaz, hep benim yanımda yatmak ister,
Çocuğumu bir kere sallarsam hep sallanmak ister,
Çocuğumla şu oyu oynarsam hep oynamak ister,
Çocuğumuz ödevine yardım edersem her benden bekler,

Bu örneklerini sayısını artırabiliriz.

Evet doğrudur çocuklar kucağa alınmak ister ve sık kucağınıza alırsanız buna alışır ve hep ister. Ama unutmamanız gereken bu çocukların kucağa alınmaya gerçekten ihtiyaçları olduğudur. İhtiyacı olduğu zaman onu kucağınıza almazsanız, onun duygularına karşılık vermezseniz çocuğunuza disiplin vermekten çok uzakta olursunuz. Çocuğunuzu kucağınıza da alın, yeri geldiğinde yanınıza da yatırın. Onu böyle gereksiz takıntılar yaparak sevginizden mahrum etmeyin. Dikkat etmeniz gereken yapacaklarınızın dozajıdır, bu dozajı iyi ayarlamalısınız.

İlk önce kendinize şu soruyu sorun ve cevaplayın, duygulardan uzak, hissetmeyen bir robot mu yaratmaya çalışıyorsunuz, sizin sevginizle büyüyen bir çocuk mu yaratmaya çalışıyorsunuz.