Yay: Biraz Özgürlük

Kimseye hesap vermiyorum, içimden geldiği gibi yaşıyor, ne bir ilişkinin ne de bir kişinin sorumluluğunu üzerime alıyorum. Akşam ne yemek yiyeceğime, eve kaçta gideceğime, dışarı çıkarken üzerime ne giyeceğime ben karar veriyorum. Kimsenin mesajına geç cevap verdiğim için suçluluk hissetmiyor, ilişkinin insan üzerinde oluşturduğu baskıyı elimin tersiyle itiyorum. E hal böyle olunca, kendimi daha özgür hissediyor, hayattan çok daha keyif aldığımı düşünüyorum. Yeterince açıklayıcı oldu mu?





İkizler: Hep Daha Fazlası

Artık kimsenin bana ayak uydurmasını beklemiyorum. Kimseye söz geçirmeye çalışmıyor, aradığım özellikleri tek bir kişide bulmanın hayallerini kurmuyorum. Onun yerine sevgi ihtiyacımı birinden, tutkuyu diğerinden karşılıyorum. Oyunu kuralına göre oynuyor, bekarlığın sultanlık olduğunu sonuna kadar savunuyorum. Hem neden bileklerime prangalar vurayım, hayatımı aşkın travmatik senaryolarıyla daha da zorlaştırayım? Kıskançlık krizleri, aile münasebetleri, düğünde kim ne takacak muhabbetleri. Yok yahu kafaya takacak başka dert mi kalmadı. Hem ben de biraz tatmin sorunu var, anlatabiliyor muyum? Öyle önüne gelenden etkilenmiyorum. Etkilensem de devamını getiremiyorum işte. Fakat en azından kendimi tanıyorum, kaldıramayacağım taşın altına elimi uzatmıyorum.





Kova: Beni Bir Salın

“Bu da ne demek şimdi böyle” dediğini duyar gibiyim. Zaten hayat dediğin şey koca bir keşmekeş. İşi, gücü, yolu, suyu, faturası, kedinin maması, anasının doktor randevusu… Gece vakti patrondan gelen Whatsapp mesajı, sabah metrobüs gişesindeki yetersiz bakiye uyarısı… Bitmiyor arkadaş! Yani oturup nefes aldığım tek bir an yok, bir de düzenli ilişki yapıp akşam eve geldiğimde “ne pişirsem” diye mi düşüneceğim? Arkadaşlarımla dışarıya çıkarken bir yabancıya mı haber edeceğim? Zaten yeterince problemli hayatıma biraz daha acı sos eklemeyeceğim! Tamam! Salın artık beni…