Yanıltıcı bilgiyi alenen yayma ve adil yargılamayı etkilemeye teşebbüsle suçlanan TÜSİAD yöneticilerinin yargılandığı davada ara karar açıklandı. Mahkeme heyeti, Orhan Turan ve Ömer Arif Aras hakkındaki yurt dışı yasağını kaldırdı.

TÜSİAD başkanları bugün hakim karşısına çıktı.

TÜSİAD Başkanı Orhan Turan ve TÜSİAD YİK Başkanı Ömer Arif Aras hakkında, 13 Şubat'ta gerçekleşen TÜSİAD Genel Kurulu'nda söyledikleri sözler nedeniyle soruşturma başlatılmıştı.

İki TÜSİAD yöneticisi yanıltıcı bilgiyi alenen yayma ve adil yargılamayı etkilemeye teşebbüsle suçlanmıştı.

SAVCI CEZA İSTEDİ Turan ve Aras, Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'na geldi. İki ismin yargılandıkları davanın duruşması İstanbul 28. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görüldü.

Turan ve Aras'ın 5 yıl 6 ay 15'er güne kadar hapis cezasına çarptırılmaları istenmişti. Savcı mütalaasında da iki TÜSİAD yöneticisinin cezalandırılmalarını talep etti.

ORHAN TURAN: KONUŞMAMDA İZLENİMLERE YER VERDİM Davada iki ismin savunması da alındı.

TÜSİAD Başkanı Orhan Turan savunmasında, "Eğitim hayatım boyunca devlet okullarında okudum. Toplum ve devlet beni bu noktalara getirdiyse ben de toplum ve devlete borcumu geri ödemeye çalışıyorum." dedi.

Gerçeğe aykırı bir bilgi vermediğini söyleyen Turan, "Kamuoyunun bildiği bazı hususları objektif biçimde sıraladım ve ülkemiz ekonomisine olan etkilerini açıklamaya çalıştım. Ben konuşmamda, sadece kamuya mal olmuş olayların günlük ve ekonomik hayatta, iş çevrelerinde ve vatandaşta yarattığı izlenimlere yer verdim." şeklinde konuştu.

Yaptığı konuşmanın içeriğine bakıldığında, iddianameye konu olan suçlamaların gerçekleşmediğini söyleyen Turan, "Konuşmamın amacı hukukun üstünlüğünün egemen olması ve ekonomimizin ancak bu şekilde ileriye gidebileceğine yöneliktir." ifadesini kullandı.

ARAS: SUÇLAMALAR DAYANAKSIZ VE DELİLSİZ

TÜSİAD YİK Başkanı Ömer Arif Aras savunmasında, "Hukuka ve hukukun üstünlüğüne her zaman saygı duymuş ve arkadaşlarını da bu yönde yönlendirmiş bir bankacı olarak ilk defa hakim karşısına çıkıyorum. Suçlamalar dayanaksız ve delilsiz olduğundan, huzurda bulunmaktan üzgünüm" dedi.

Soruşturma aşamasında ifadeye çağrılmak yerine polis eşliğinde zorla götürüldüğünü söyleyen Aras, "Üzerime atılı suçlamanın mesnetsiz ve temelsiz olması sebebiyle savunma yapmakta zorlanmaktayım. Olay günü yapmış olduğum konuşmanın tamamıyla, iddianameye konu bağlamından koparılan ifadelerim birbiriyle bağdaşmamaktadır." ifadelerini kullandı.

Suçlamaya konu olan konuşmanın, dernek tarafından hazırlanan "Perspektif 2025: Gelecek ve Dönüşüm İçin Yol Haritası ve Öneriler" başlıklı kitapçıkta yer alan 11 önerinin açıklamasına dayalı olduğunu kaydeden Aras, şöyle devam etti:

"Amacımın hukuki yönlendirme ya da değerlendirme yapmak olmadığını açık şekilde ifade ettim. Olgusal bahsettiğim olaylar da ulusal kanallarda ve diğer yayın organlarında yoğun bir şekilde hukuk güvenliği ve politika ekseninde tartışılmıştır"

MAHKEME ARA KARARINI AÇIKLADI

Mahkeme heyeti daha sonra ara kararını açıkladı.

TÜSİAD Başkanı Orhan Turan ve TÜSİAD YİK Başkanı Ömer Arif Aras hakkındaki yurt dışı yasağı kaldırıldı.

Bir sonraki duruşma 23 Eylül'de görülecek.


TÜSİAD YÖNETİCİLERİ HAKKINDA NEDEN SORUŞTURMA BAŞLATILDI?

TÜSİAD'ın iki yöneticisi hakkındaki soruşturma, derneğin 13 Şubat’ta yapılan genel kurulundaki konuşmalardan sonra başlatıldı.

Toplantıda TÜSİAD Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Ömer Aras son dönemde yaşanan gelişmelerin toplumda derin endişe yarattığını belirtmişti.

TÜSİAD Başkanı Turan, genel kuruldaki konuşmasında, "Hukukun üstünlüğü tesis edilmeden ne iç ne de dış sorunları çözebiliriz." ifadelerini kullanmıştı.


ADLİ KONTROLLE SEREST BIRAKILMIŞLARDI

Başsavcılık, TÜSİAD Başkanı Orhan Turan'ın konuşmasında, bazı soruşturma ve kovuşturmalarla ilgili yargıyı telkin ve yönlendirme içerikli ifadeler kullandığı, bu ifadelerin, gerçeğe aykırı ve kamu barışını bozmaya elverişli nitelikte olduğunu belirtti.

İfade sonrası savcılık iki ismi de yurtdışı çıkış yasağı talebi ile hakimliğe sevk etti.

TÜSİAD Başkanı Turan ve YİK Başkanı Aras yurt dışı çıkış yasağı getirilerek adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.